Anne Karnında Bebeğin Böbrek Büyümesi Nedenleri ve Tedavisi

Anne karnında saptanabilen böbrek büyümesinin oluşumu ve tedavi süreci günümüzde gebelik haftaları boyunca kontrol edilerek gerekli müdahaleler yapılabilir.

Anne Karnında Bebeğin Böbrek Büyümesi

Anne karnında bebeğin böbrek büyümesi ya da genişlemesi olarak bilinen hidronefroz, annenin kanında bazı bebeklerde ortaya çıkabilen bir kist çeşidiyle kendini belli eder. Ayrıca bu kistin yarısına kadar olanı doğumdan sonra düzelebilmektedir. Böbtek bürümesinden bahsedebilmek adına böbreğin yapısının bilinmesi gerekir. Bebeğin anne karnındaki var oluşunun ilk zamanlarında idrar ve böbrek yolları birbirinden bağımsızdır. Bu anlamda boşaltım sistemi de henüz oluşmamıştur. Bu süreçte görülebilecek olan böbrek büyümesi idrar oluşumu ile yani 9 ile 10. haftada başlayabilir. Ultrasonla tespit edilen bu durum gebeliğin 8.ayında daha çok kendini belli eder.

Böbrek Büyümesi Nedenleri

Anne karnındaki bebekte görülebilecek olan böbrek büyümesi olayının bir çoğu tamamen geçicidir. Daha çok böbrek yapısının genetik veya farklı faktörlerden meydana gelen yapısal bozukluğuna bağlı olduğu belirlenmiştir. Ayrıca genel bir takip yaparak anne karnındaki bebekte böbrek genişlemesi kontrol edilmelidir Doğuştan gelen böbrek bozuklukları şu şekilde sıralanabilir;

1. Böbreğin üst idrar yoluyla birleştiği bölgede darlıkların görülmesi
2. Böbrekten süzülerek mesane bölgesine inen idrarın, önleyici savunme mekanizması olmasığından dolayı tekrar böbreklere dönmesi
3. Erkek bebeklerde alt idrar yolunda idrarın dşarıya çıkmasına engel olan bir durumum bulunması
4. İdrar yolunun mesaneye girdiği bölgede darlıkların oluşmasu.

Dikkat Edilmesi Gereken Durumlar

Bebekte görülebilecek ve böbrek kisnine bağlı olarka da ortaya çıkabilecek böbrek büyümesi, hamilelik sırasında ve özellikle de tek böbreği ilgilendiren durumlarda USG ile böbreğin izlenmesi gerekiyor. Fakat bu durumdan her iki böbrek de ekilenmişe bebeğin suyunun takibi gereklidir. Erken dönemde yani 18. hafta dolaylarında bebeğin suyunun azalması akciğer gelişimini etkiler ve bu durumda bebeğe anne karnında müdahale edilir. Fakat günümüzde bu uygulama nadir olarak tercih edilmektedir.

Anne karnından yeterince büyümüş olarak tespit edilen böbrekler daha sonra normale dönse bile doğum sonrasında uzmanlar tarafından detaylı bir şekilde kontrol edilmelidir. Yapılacak olan incelemelerde sorunun kaynağı, böbreğin dokusunda oluşan hasar ve durumun ciddiyeti ortaya konularak tercih edilecek müdahale saptanabilir.

Gebelik sırasında bebeklerin böbreklerinde ortaya çıkan büyümenin tespitinde uzmanların anne ve babalara bir takım önerileri de bulunmaktadır. Öncelikle sakin olması gereken ebevenylerin büyük bir sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerekiyor. Annede oluşabilecek aşırı stres ve heyecan tedavi sürecini olumsuz yönde etkileyebilmektedir.

Tedavisi

Bazı nedenlerden kaynaklı anne karnındaki bebekte görülen böbrek büyümesi hamileliğin son dönemlerinde ortadan kaybolabilmektedir. Gebelik sırasıda bebeklerde böbrek büyümesinin olduğunun tespit edilmesinden sonra ürologlar rutin kontrollerini sürdürür ve USG ölçümleri yapar. Bebek doğumundan sonra ise çocuk cerrahi uzmanları veya pediatri uzmanları tarafından yapılacak tetkikler ile bebeklerde böbrek büyümesi tedavisi yapılmaya başlanır.

Bu yüzden tetkikler sırasında mesanenin görülememiş olması bebeğin böbreklerinde bir sorun olduğu anlamına da gelmez. Br süre daha geçtikten sonra mesane görüntülenemiyorsa bu durumda da tıkanıklık söz konusu olabilir ya da mesane farklı bir nedenden dolayı oluşmamış olabilir.

14.haftadan itibaren görüntüleme şansı olan böbrekler sıradan bir yapıya sahip olmakla beraber kontrol edilmeli ve gerekli tüm hazırlıklar yapılmalıdır. Bu süreçte uzman ürologlar kontrollü bir şekilde testlerine devam eder ve bebekte görülebilecek böbrek büyümesine karşı ölçüm işlemlerine devam ederler.

Böbrek büyümesinin önemi ve zarar görme derecesi bir takım olgulara bağlı olarak gelişmektedir. Bu durumlar böbrekte oluşan genişlemenin önemi ve büyüme sıkıntısının ne derecede gerçekleştiğidir. Bunun yanı sıra böbrek genişlemesinin tek ya da çift taraflı olup olmadığı da çok önemli bir faktör olarak kendini belli etmektedir.