Böbrek Parankim Hastalığı ve Gelişmiş Tedavi Yöntemleri
Böbrek parankim hastalığı daha çok 50 ve üzeri yaşlarda görülen ve kısa sürede tanı konularak tedavi edilebilen bir böbrek kanseri türü olarak bilinmektedir.
İçindekiler
Böbrek Kanserleri
Böbrekler, kandaki tüm atık maddelerle beraber vücuttaki fazla suyu temizleyen ve boşluk bölgelerinde yer alan organlardır. Bu bölgelerden kaynağını alan kanserlere de böbrek kanseri denilmektedir. Bu tür kanserler böbreğin idrar üreten yani parankim adı verilen kısımdan ve idrarın toplandığı havuzdan kaynaklanan kanserler olarak bilinir.
Böbrek Parankim Kanseri
Böbrek parankim hastalığı yetişkin kişilerde daha çok görülmektedir ve en fazla 50 ile 60 yaş aralığında kendini belli eder. Bununla beraber bazı böbrek hastalıklarını da tetikleyebilir. Sistemik ve polikistik böbrek hastalıkları böbrek parankim kanseri ile birlikte görülebilen hastalıklar arasındadır. Daha çok sigara tüketimi yapan ve kronik böbrek yetmezliği olan kişilerle beraber aşırı ağrı kesici kullananlarda böbrek parankime rastlanmaktadır. Böbrek kalınlığı ile ilgili de verilerin saptanması durumunda böbrek parankimi tanısı konulabilir.
Böbrek parankim hastalığının tanısında daha çok idrarda kanamalar ve ele gelen kitlelerin ortaya çıkardığı durumlar kontrol edilir. Hastaların birçoğunda bu yakınmalar olurken ayrıca nefes darlığı ve şiddetli öksürükler de kendini gösterebilir. Tanı konulmasında ayrıca bilgisayarlı tomografiyle beraber MR yani manyetik rezonans tekniği de kullanılabilir. Bazen ise tümörden biopsi alınarak gerekli incelemeler başlatılabilir.
Böbrek Tümörlerinde Risk Faktörleri
Böbrek tümörlerinde en fazla görülen risk faktörleri;
- Aşırı sigara tüketimi
- Obezite
- Fiziksel aktivitelerin azlığı
- Kırmızı et tüketiminin fazlalığı
- Tansiyon ve hipertansiyon ilaç kullanımı
- Genetik hastalıklar
- Diyaliz böbrek hastalıkları
Böbrek Parankim Tanısı
Küçük böbrek kitleleri tanısı için bazı görüntüleme yöntemleri kullanılmaktadır. Bunlar ultrasın ve bilgisayarlı tomografi olarak başta gelir.
Ayrıca MR ve çok kesitli tomografi uygulamaları da tercih edilebilir. Kontrast madde olmadan da MR tekniğiyle böbrek parankim tanısı konulabilmektedir.
Teşhis yöntemlerinin bu şekilde tercih edilirken hastaların bazı şikâyetleri de göz önüne alınmaktadır. Kemik sızıları bu şikâyetlerin başında gelir. Yukarıda sıralanan görüntüleme teknikleri kullanıldığında bu belirtilerin tamamı net bir şekilde kontrol edilebilir. Hastaların birçoğunda görüntüleme tekniklerinde önce kanamalar meydana gelir. Bu kanamalar artmadan hızlı bir şekilde uzman cerraha başvurulmalı ve gerekli tetkiklerin yapılması talebinde bulunulmalıdır. Hastanın yan kısımlarında görülen ağrılar ve kanamaların pıhtıyla gerçekleşmesi de böbrek parankim tanısının en önemli durumları arasındadır. bu semptomlarla beraber hasta böbrek parankim kanser tedavisine başlayarak gerekli uygulamalardan yararlanmaya başlamalıdır.
Böbrek Parankim Kanserlerinin Tedavisi
Böbrek parankim kanserinin tedavisi ilk olarak ameliyatla yapılır. İlgili kanserli tümörün tıbbi şekilde çıkarılmasına yönelik olarak yapılan ameliyatlarla beraber böbrek bezleriyle yağ dokusu temizlenir. Bununla birlikte bazı durumlarda böbreğin tam olarak çıkarılması da beklenebilir. Uzun süredir bu konuda yapılan ameliyatların başarılı bir şekilde sürdürüldüğünü de söylemek mümkündür.
Böbrek parankim tedavi yöntemlerinde en çok açık cerrahi tercih edilir. Böbrek çevresinde genel olarak yapılacak ameliyatlarda ayrıca damar cerrahisi de tercih edilebilir.
Günümüzde bu uygulama daha çok tercih edilmektedir. Açık cerrahi uygulamalarında cerrahlar böbrekte yer alan tümörü güvenli bir şekilde çıkarmayı amaçlar. Küçük böbrek tümörlerinde en kolay uygulanan yöntemlerdendir.
Böbrek parankim tedavisi ameliyatlarında robot yardımlı cerrahi de tercih edilmektedir. Son zamanlarda tercih edilen bu uygulama ile cerrahın karşılaşabileceği teknik zorluklar rahatlıkla aşılabilir. Bu işlemde cerrah, ameliyat yapılacak odada konsol başında oturur. Robotun kollarında bulunan aletler laparaskopiyle hastanın vücuduna yerleştirilir ve cerrah da bu konsol üzerinden ameliyat işlemine başlar.
Açık cerrahi ile yapılan bu ameliyatlar günümüzde robotik ve standart laparoskopik yöntemlerle yapılmaya devam ediliyor. Bu uygulamalarda hastadaki yara izi açık cerrahiyle karşılaştırıldığında daha küçük olmakta ve kan kaybı neredeyse yaşanmamaktadır. Ayrıca hastalar ameliyattan sonra günlük yaşamlarına devam edebilir. Bu işlemlerde sadece kanserli tümörün alınması yeterli olmaktadır. Böbrek kanserleri daha çok böbreğin idrar üreten kısmında görülür ve hızlı bir şekilde tanısı konulduktan sonra tedavi sürecine başlanmalıdır. Günümüz uzmanları bu konu hakkında gerekli tetkikleri yaparak cerrahi yöntemlere başvurmakta ve hastayı böbrek parmakin konusunda rahatlatmaktadır. Son zamanlarda ayrıca böbrek sintigrafisi yöntemiyle de bu durumların önüne geçilmektedir. Böbrek parankim ekojenitesi olarak da bilinen bu hastalığın tedavisi bu şekilde yapılmaktadır.